28 Mayıs 2013 Salı

Yağmurlu bir Cannes gününde ödül onların oldu..
















66. Cannes Film festivali iki gün önce kapanışını yaptı.
Spielberg başkanlığında, Nicole Kidman ve Ang Lee'nin de bulunduğu jüri üyelerinin hangi filmleri,kişileri ödüllendireceği merak konusuydu.
Özellikle bu kadar merak edilmesi gişe filmlerinin en önemli yönetmenlerinden birisinin jüri başkanlığı yapmasından kaynaklanıyordu.
Ve sonuçlar Spielberg tarafından açıklandı.
"La Vie d'Adele" Lezbiyen bir çiftin hikayesini konu alan film Tunuslu Yönetmen Abdellatif Kechiche ismine "En iyi film" ödülünü kazandırdı.Ödülü,özgürlük ruhunu kendisine aşıladığını belirten Fransız gençliğine ithafen aldığını belirtti.
Jüri büyük ödülü, Bob Dylan'ın müzik dünyasında altın çağını yaşamadan önceki dönemini konu alan "Inside Llewyn Davis" isimli filmin yönetmenleri Joel-Ethan Coen kardeşlerin oldu.
Amat Escalante "En İyi Yönetmen" ödülünü alırken,
"Like Father Like Son" filminin yönetmeni Kirokazu Kore,"Jüri Özel Ödülü"nün sahibi oldu.
Festivalde genel anlamda beğenilen isimler ödüllerin sahibi oldu.
Seneye nasıl bir festival olacak bakalım.

27 Mayıs 2013 Pazartesi

Kulağın pasını silmek adına bir parça daha..
















Capital Cities..
Safe&Sound parçası.
Bu aralar çok dinliyorum bu parçayı.
Capital Cities Los Angeles'tan çıkan bir indie grup.
Aslında 2009 senesinden beri müzik piyasasındalar.
2011 senesinde çıkartılan albümlerinin çıkış parçası "Safe&Sound".
Ben parçanın varlığını yeni fark ettim maalesef.
Bir Fransız radyosunda dinlerken keşfettiğim ve çok hoşuma giden bu parçanın sahibi kim diye düşünürken, radyonun sunucusu cevabı verdi hemen.
Bu arada "in a tidal wave of mystery" albümü haziran  2013'te çıkıyormuş.
Grubu bilen bilmeyen herkese taze bir bilgi olsun.

25 Mayıs 2013 Cumartesi

Her gün bir sanat eseri...Peggy Guggenheim...

Dün annemle beraber arkadaşının resim sergisindeydik.
Yapılan resimlerin etkisinde kaldığımı söylemeliyim.Çok beğendim.Tuval üzerine yağlı boya ve akrilik çalışmaları vardı.
Resimlere bakarken aklıma Peggy Guggenheim geldi. Resim sanatı deyince akla gelen isimlerden bir tanesi.
Peki Guggenheim kimdir?
Peggy Guggenheim, Amerikalı bir sanat koleksiyoncusu olarak hafızalara kazınan aynı zamanda bazı ressamların bugün sanat dünyasına kazandırılmasında etkisi olan birisi.Bakınız Pollock,Wolfgang Paalen..
Guggenheim sanatta kalıcı bir şeyler bırakmak istiyordu. Guggenheim'ın 1960'tan sonra eser toplamayı bırakıp sergilemeye karar vermesiyle birlikte vakıf düşüncesi ortaya çıktı ve açılan vakfıyla bu kalıcılığı gerçekleştirdi.
Koleksiyonundaki nadide parçaların sergilendiği kendi isminin verildiği bu vakıf Venedik'te bulunuyor. Amerikalı koleksiyoncu hayatının büyük bir kısmını Venedik'te geçirmesinden ve bu şehre olan sempatisinden dolayı vakfının yeri burada bulunuyor denilebilir.
Koleksiyonunda Pablo Picasso'dan Ernst'e; Salvador Dali'den Joan Miro'ya çok önemli isimlerin eserleri bulunmaktaydı.
Bu ismin sanata olan düşkünlüğünde etkili olan, bu sanatın piyasasıyla alakalı bilgilerinin temelini oluşturan kişi, bu alanda öğreticisi olan isim Marcel Duchamp'tır. ( Dadaizm akımının en önemli temsilcisi heykeltıraş ve ressam )
Kısa birkaç bilgiyle Peggy Guggenheim'ı tanımış olduk ve bir sözüyle de kapanışı yapalım "Eğer arkamızda iz bırakıyorsak varız."
Guggenheim'da yaptıklarıyla izlerini bıraktı ve hala var.



7 Mayıs 2013 Salı

Tchaikovsky ile çok sesli müzik..

Pyotr Ilyich Tchaikovsky
Rus klasik müziğinin en önemli bestecilerinden birisi olan Tchaikovsky'nin doğduğu gün bugün..
Swan lake,Romeo&Juliet,The Nutcracker gibi eserlerin sahibi..
Klasik müzik konusunda çok donanımlı olmasam da asgari düzeyde bilgi sahibi olduğumu söylemeliyim.Önemli bestecilerin eserlerini az çok bilirim.
Franz Liszt, Vivaldi, Mozart, Beethoven,Sebastian Bach, Strauss, Brahms ve Tchaikovsky 
Klasik müzikle hiç alakası olmayan bir kişinin bu söylediğim isimlerin eserlerinden mutlaka birisine bile olsa kulak aşinalığı vardır.Reklamlarda, filmlerde denk gelmemeniz kaçınılmaz.
Çok sesli Avrupa kökenli olan bu müziği,popüler kültürün bir parçası olarak göstermek zor tabii.
Genel anlamda sıkıcı, anlaşılması zor bir müzik türü olarak nitelendirilir.
Ben iyi bir dinleyici olduğumu söylemiyorum ama arada sırada bu müziğin tadını almak için, müzik kültürünüze bir parça da olsa farklı bir renk katmak adına dinlenmeli diyorum.
O zaman bugün doğan ve klasik müziğe büyük katkısı olan Tchaikovsky'nin "The Nutcracker" senfonisiyle açılışı yapalım. Tchaikovsky ile alakalı kısa bilgiler de video aracılığıyla edinilmiş olunur.